1 Mayıs 2019 Çarşamba

                                                                     KELAYNAK


Ülkemizin tanıdık yüzü olan arkadaşımız, bir zamanlar Orta Doğu, Kuzey Afrika, Güney ve Orta Avrupa'da yaygındı. En az 1.8 Milyon yıl öncesine dayanan fosil kayıtları bulunmaktaydı. Fakat 300 yıl önce Avrupa'dan tamamen kayboldu. Güney Fas'ta yaklaşık 500 yabani kuş kaldığı ve 2002'de yeniden keşfedildiği Suriye'de 10'dan az olduğuna dair söylentiler vardı. Bu sayılarda birlikte Türkiye başta olmak üzere uluslararası yeniden hayata döndürme, koruma ve çoğaltma programları başlatıldı. 2018 yılında IUCN kırmızı listede kritik seviyededir. 








Türkiye'deki Durumu: Nüfus'un neredeyse 1'e düşmesiyle Çevre ve Orman Bakanlığı, Şanlıurfa'ya bağlı Birecik'de yarı vahşi bir koloni kurmaya karar verdi. Öyle ki kuşlar göçten döndüğünde esaret altına alınmıştır. Program 2005 yılının Mart ayında 205 sayı ile başarılı oldu. Amaç gençlerin haricinde 100 erişkin çift bulunduktan sonra göçlerine izin vermek. Kuşlar için uçurum yamaçlarına yuvalar yapılmıştır. Ocak veya Şubat ayları başlarında kuşlar üremek amaçlı serbest bırakılır.




Diyetleri: Göç kuşları oldukları için havada V formasyonu şeklinde grup olarak uçarken, geçtikleri bölgelerde bulunan bozkır alanlar beslenme için tercih edilmekle birlikte nadas alanlarını ve ekili olan tarlalara inerler. Fas üreme popülasyonunun dışkı analizine bakılarak kertenkeleler ve kararan böceğinin diyette baskın olduğu ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte genel olarak, küçük memeliler, karaya yuva yapan kuşlar ve salyangozlar, akrepler, örümcekler, tırtıllar gibi omurgasızlarla beslenirler.   
                               

Üreme: Uçurum kenarlarında ya da dik yamaçlı kayalar arasında yuva yaparlar. Bilecik'de yapay yuvalar kullanılmıştır ve geçmişte ise binalara yuva inşa ettikleri biliniyor. 3 - 5 yaşları arasında üremeye başlarlar, tek eşli oldukları bilinmekte. Erkek yuva bölgesini seçer, temizler ardından dişiyi elde etme gösterisi başlar. Yuvasını dallar, samanlar ya da çimenlerden oluşur. 2 - 4 yüzeyi pürüzlü yumurta bırakır. Her iki ebeveyn de kuluçkaya yatar ve yavrulara bakar. 



B.C 
kaynak: Wikipedia.com 

                                                OKLU KİRPİ


Afrika yada Hint Oklu Kirpisi olarak bilinen bu arkadaşımızı Türkiye'de görmemiz her ne kadar zor olsa da mümkün. Sivri ve uzun dikenleri nedeniyle her ne kadar kirpigiller diye isimlendiriliyor olsalar da aslında kirpiler ile bir bağları bulunmamakta. Kirpiler normalde böcekçil beslenirler fakat oklu kirpiler otçuldur. Halk arasında Oklu Kirpilerin uzun ve sivri olan dikenlerini düşmanlarına fırlattığı düşülür ama böyle bir durum yoktur. Herhangi bir tehdit veya avlanma durumu hissettiklerinde dikenler tıpkı fotoğrafta görüldüğü üzere hava kalkar ve kabarık bir görünüm oluşur buda Oklu Kirpiyi düşmana karşı daha büyük gösterir. Dikenler birbirine sürterek ses çıkarmaya başlar eğer düşman atak gösterirse dikenler düşmana batıp kırılır. 





Habitatları: Orta Doğu ve Orta Asya'nın bazı bölgelerinde bulunur. Türkiye'de ise İkenderun çevresinde, Kahramanmaraş, Adana, Adıyaman, Mersin, Antalya ve çevresinde, Aydın, İzmir' de görülür. Balıkesir, Bursa, Kütahya ve Kocaeli'nde de kayıtları bulunmaktadır. Esnek çevresel toleransları nedeniyle Hint Tepeli Kirpiler çok çeşitli habitatları işgal eder. Yer altına kazdıkları evlerinde yaşarlar ve çoğu zamanlarını yer altında geçirirler. Geceleri aktif oldukları için gececil kabul edilirler. Kayalık alanlarda ve uzun çayır otlaklarda görülebilirler.



Üreme: Şubat ve Mart ayları arasında çiftleşme gerçekleşir ve dişinin gebelik süresi 240 sürer. Ortalama 2 - 4 yavru dünyaya gelir. Yavrular gözleri açık şekilde doğar ve bir kaç at içerisinde sertleşen kalın, yumuşak tüylerle kaplı olurlar. Gençler 13 - 19 hafta sonra sütten kesilir, ancak 2 yaş civarında cinsel olgunluğa ulaşana kadar ebeveynleri ve kardeşleriyle yaşarlar. Oklu Kirpiler genellikle tek eşlidir ve her iki ebeveynde yıl boyunca yavruları ile bilikte yaşar.   




Diyetleri: Kökler, yumrular, tahıllar, meyve ve sebzelerle beslenirler çok nadir böcek ve omurgasızlarla beslenirler. Aynı zamanda tüyleri ve dikenleri için gerekli olan kalsiyumu almak için kemik çiğnedikleri bilinmektedir. Önemli miktarda yağ rezervi oluşturabilirler ve bu sayede mevsimsel geçişleri kolay atlatırlar. Tarım alanlarına beslenme amaçlı oldukça zarar verebilirler bu nedenle çiftçiler tarafından öldürülür veya zehirlendikleri bilinmekte.








B.C
kaynak: www.wikipedia.com

21 Nisan 2019 Pazar

                       CLOUDED LEOPARD / BULUTLU LEOPAR



Bu tür, adlarını kürklerindeki şekillerden almış olup, boyutları  leopardan daha küçük olduğu için orta büyüklükte sınıflandırılır. Kürklerinde ki şekillerin tasarımıyla orman habitatının alacalı ışığında kamuflaj sağlar. Çin'de onlara "Nane Leoparı" da denmektedir. Bunun nedeni lekelerinin nane yaprağına benzetilmesidir. 25 - 40 cm yüksekliğinde 1.2 - 1.8 metre uzunluğunda boylarının neredeyse yarısı kuyruk uzunluğudur. Erkekler dişilerden daha büyüktür ve 23 kilo ağırlığına ulaşırken dişiler 16 kilo civarıdır. Bacakları kısa ve sağlamdır, kaldıraç ve düşük ağırlık merkezi sağlar bu özellikleri ağaçlar da usta birer tırmanıcı olmalarının en büyük sebebi olarak kabul edilir. Bir sincap gibi baş aşağıya inebilir, ağaçlarda ters bi şekilde yürüyebilirken buyruklarının uzunluğu ile de mükemmel denge ve tutunma sağlayabilirler. 







 Davranış ve Yaşam Tarzları: Bu başlık altında çok sınırlı bilgi bulunmakta. Büyük olasılıkla çoğu vahşi kedi gibi, üreme sırasında bir birleşme olmadıkça veya yavrular eşliğinde olmadıkça yalnızlar. Aynı şekilde aktivite modelleri neredeyse bilinmemekte. Bir zamanlar sadece gece aktif oldukları düşünülürken, gözlemler ve kanıtlar gündüzleri de aktiviteleri olduğunu ortaya çıkardı ve 20 - 50 km aralıktaki bölgelerini devriye gezdikleri gözlemlendi.



Diyetleri: "Bulutlu Leopar" başka bir özelliği ile bizi şaşırtmakta, oda sıradışı dişleri ve kafatası yapısı. Eski zamanlarda yaşamış olan kılıç dişli kedinin diş yapısıyla bir ilişkisi olduğu düşünülüyor. Bunun nedeni kafatasına göre en uzun köpek dişlerine sahip olması. Etobur olan bu endemik tür bu diş yapısıyla avlarının sinir ve kan damarlarını kolayca parçalayıp diğer kedi türleri gibi avının soluk borusunu ısırır ve çabucak ölmesini sağlar. Avları içinde kuşlar, sincaplar, maymunlar, geyikler ve yaban domuzları yer alıyor. Bir zamanlar Bulutlu Leopar'ların ağaçlar da tırmanırken avlandığı sanılıyordu. Bununla birlikte şuan ki düşünce, ağaçlarda bir miktar avlan görünse de çoğunun yerde gerçekleştiği görüldü. Ağaçların daha çok gün boyunca Bulutlara dinlenme sağladığı düşünülmekte.





Habitatarı: Çoğulukla Güneydoğu Asya'da, Nepal'den Güney Çin'e, Borneo, Sumatra'ya kadar Yaprak Dökmeyen Yağmur Ormanlarında aynı zamanda Kuru Ormanlarda ve İkincil Ormanlarda da görülüyor. Himalaya Dağları'nın 9000 feet yüksekliğinde de görülmüşlerdir. Bugün dört alt türünün bulunduğu fakat bir türün yok olduğu varsayılıyor maalesef, kaçak avlanmalar ve orman tahribatı yüzünden yaşam alanları daralmakta.









19 Nisan 2019 Cuma

                                       PANTER BUKALEMUN



Madagaskar Adasının sakinlerinden olan bu arkadaşımızın en büyük özelliği çok geniş, parlak renk aralıklarına sahip olmasıdır. Bu nedenle ne yazık ki doğal yaşamlarından alınıp evcil hayvan olarak satılmaya açık bir pozisyonda ve zamanla popüleritesinin artmasıyla birlikte daha çok talep edilen evcil hayvanlar arasında ismini görmekteyiz. Renk değişimlerinin nasıl ve nelere bağlı olarak gerçekleştiği oldukça merak konusu değil mi ? Bu sorunun cevabı altta bulunan başlıkta...






                                       
Yaşam Tarzları ve Davranışları: Renklerinin altında etnik köken önemli bir yer tutuyor örneğin; Adanın belirli bir bölgelerine dağılan bu türün kuzey tarafında yaşayanlarının renkleri genellikle mavi,yeşil ve zümrüt yeşili veya turkuaz olarak ağırlık gösterdiği varsayılmaktadır. Bunun yanında duygu değişikliklerinde de renklerinde oynamalar yaptıkları gözlemlenmiş. Nasıl mı ? Şöyle, eğer dişi yumurta taşıyorsa çiftleşmeye isteksiz olur ve turuncu- çizgili siyah gibi bir renk alır. Yalnız yaşamayı tercih ederler (özellikle erkekler) bunun nedeni ise oldukça agresif davranışlarıdır. Erkekler bölgeleri ve dişi için savaşır. 



Diyeleri: İnanılmaz ve sıra dışı uzunlukta dilleri vardır. Fırsatçılar, bunun sebebi avını hareketsiz bekleyebilir olmalarıdır. Gözleri birbirinden bağımsız hareket eder bu sayede avını hareket etmeden rahatlıkla izleyebilir ve uzun dillerini süratle avına yapıştırıp çekerler.  Avların genellikle ağaç üstünde yakalarlar. Böcekçil olarak, cırcır böcekleri, çekirgeler, kelebekler ve çok nadir bitkisel beslenme olabilir. 


Üreme: Erkekler kur yapmaya başlayarak çiftleşme için ilk adımı atmış olur, dişilerin alanı erkeklerin alanından dardır. Erkekler geniş alanlarındaki dişileri ziyaret ederler. Bu sırada agresiflik en yüksek seviyededir. Bu dönem Ocak - Mayıs aylarına denk gelir ve dişi yumurtalarını bırakmak yere inip bir çukur kazar 10 veya üstü yumurta bırakabilir. Yavrular anne ve baba bakımı olmadan hayatlarına başlayacaktır. 











B.C

Kaynaklar: Wikipedia
  Furcifer pardalisinin renklendirilmesi ve biçimlendirilmesi , bulundukları kökene bağlı olarak önemli ölçüde değişmektedir. Tipik olarak, Madagascan Island Nosy Be'den panter bukalemunları mavi-yeşil, zümrüt yeşili veya turkuaz gövdelidir. Kuzeybatı kıyılarındaki erkekler genellikle kenarları boyunca sarımsı beyaz bir şerit ile parlak pembe; buna genel olarak "pembe panterler" denir. Erkekler, kafa ve gözler etrafındaki lekeler, çizgiler ve / veya bantlarda büyük bir değişiklik göstererek turuncu, kırmızı ve koyu yeşil olabilirler.Furcifer pardalisinin renklendirilmesi ve biçimlendirilmesi , bulundukları kökene bağlı olarak önemli ölçüde değişmektedir. Tipik olarak, Madagascan Island Nosy Be'den panter bukalemunları mavi-yeşil, zümrüt yeşili veya turkuaz gövdelidir. Kuzeybatı kıyılarındaki erkekler genellikle kenarları boyunca sarımsı beyaz bir şerit ile parlak pembe; buna genel olarak "pembe panterler" denir. Erkekler, kafa ve gözler etrafındaki lekeler, çizgiler ve / veya bantlarda büyük bir değişiklik göstererek turuncu, kırmızı ve koyu yeşil olabilirler.Furcifer pardalisinin renklendirilmesi ve biçimlendirilmesi , bulundukları kökene bağlı olarak önemli ölçüde değişmektedir. Tipik olarak, Madagascan Island Nosy Be'den panter bukalemunları mavi-yeşil, zümrüt yeşili veya turkuaz gövdelidir. Kuzeybatı kıyılarındaki erkekler genellikle kenarları boyunca sarımsı beyaz bir şerit ile parlak pembe; buna genel olarak "pembe panterler" denir. Erkekler, kafa ve gözler etrafındaki lekeler, çizgiler ve / veya bantlarda büyük bir değişiklik göstererek turuncu, kırmızı ve koyu yeşil olabilirler.Furcifer pardalisinin renklendirilmesi ve biçimlendirilmesi , bulundukları kökene bağlı olarak önemli ölçüde değişmektedir. Tipik olarak, Madagascan Island Nosy Be'den panter bukalemunları mavi-yeşil, zümrüt yeşili veya turkuaz gövdelidir. Kuzeybatı kıyılarındaki erkekler genellikle kenarları boyunca sarımsı beyaz bir şerit ile parlak pembe; buna genel olarak "pembe panterler" denir. Erkekler, kafa ve gözler etrafındaki lekeler, çizgiler ve / veya bantlarda büyük bir değişiklik göstererek turuncu, kırmızı ve koyu yeşil olabilirler.
Furcifer pardalisinin renklendirilmesi ve biçimlendirilmesi , bulundukları kökene bağlı olarak önemli ölçüde değişmektedir. Tipik olarak, Madagascan Island Nosy Be'den panter bukalemunları mavi-yeşil, zümrüt yeşili veya turkuaz gövdelidir. Kuzeybatı kıyılarındaki erkekler genellikle kenarları boyunca sarımsı beyaz bir şerit ile parlak pembe; buna genel olarak "pembe panterler" denir. Erkekler, kafa ve gözler etrafındaki lekeler, çizgiler ve / veya bantlarda büyük bir değişiklik göstererek turuncu, kırmızı ve koyu yeşil olabilirler.Furcifer pardalisinin renklendirilmesi ve biçimlendirilmesi , bulundukları kökene bağlı olarak önemli ölçüde değişmektedir. Tipik olarak, Madagascan Island Nosy Be'den panter bukalemunları mavi-yeşil, zümrüt yeşili veya turkuaz gövdelidir. Kuzeybatı kıyılarındaki erkekler genellikle kenarları boyunca sarımsı beyaz bir şerit ile parlak pembe; buna genel olarak "pembe panterler" denir. Erkekler, kafa ve gözler etrafındaki lekeler, çizgiler ve / veya bantlarda büyük bir değişiklik göstererek turuncu, kırmızı ve koyu yeşil olabilirler. Furcifer pardalisinin renklendirilmesi ve biçimlendirilmesi , bulundukları kökene bağlı olarak önemli ölçüde değişmektedir. Tipik olarak, Madagascan Island Nosy Be'den panter bukalemunları mavi-yeşil, zümrüt yeşili veya turkuaz gövdelidir. Kuzeybatı kıyılarındaki erkekler genellikle kenarları boyunca sarımsı beyaz bir şerit ile parlak pembe; buna genel olarak "pembe panterler" denir. Erkekler, kafa ve gözler etrafındaki lekeler, çizgiler ve / veya bantlarda büyük bir değişiklik göstererek turuncu, kırmızı ve koyu yeşil olabilirler.Furcifer pardalisinin renklendirilmesi ve biçimlendirilmesi , bulundukları kökene bağlı olarak önemli ölçüde değişmektedir. Tipik olarak, Madagascan Island Nosy Be'den panter bukalemunları mavi-yeşil, zümrüt yeşili veya turkuaz gövdelidir. Kuzeybatı kıyılarındaki erkekler genellikle kenarları boyunca sarımsı beyaz bir şerit ile parlak pembe; buna genel olarak "pembe panterler" denir. Erkekler, kafa ve gözler etrafındaki lekeler, çizgiler ve / veya bantlarda büyük bir değişiklik göstererek turuncu, kırmızı ve koyu yeşil olabi

13 Nisan 2019 Cumartesi

                                          GİRAFFE WEEVİL

                                            
Madagaskar Adası'na özgü olan bu arkadaş gerçekten görüntüsüyle ilk gördüğümde beni oldukça şaşırttı ki sizleri de şaşırtmıştır diye düşünüyorum. Bu tür 2008 yılında keşfedildiği için hakkında oldukça sınırlı bilgi mevcut. İlk olarak boyun kısmının duruşu sanki kırılmış bir kalemi andırıyor ve ismindeki "Zürafa" da buradan gelmekte. Erkeklerin boyunlarının uzun olmasının bir nedeni var; hem dişileri elde etmek için rakiplerle dövüşürken hemde yumurta bıraktıkları yaprakları bükerek sıkıca kapatmak için boyunlarını kullanmaları gerekiyor. 
            
  




Üreme: İnsanlara karşı zararsız olan bu tür söz konusu çiftleşme olunca oldukça agresif birer dövüşçü oluyorlar. Erkekler yakınlardaki dişi için çevredeki rakip erkeklerle savaşa girer ve kazanmak için boynunu kullanır. Galip taraf çiftleşme için hak kazanır ve dişinin yanına gidip çiftleşir. Dişi, üzerinde yaşadıkları Zürafa Ağacı bitkisinin bir yaprağına tek bir yumurta bırakır ve yaprağı bir puro şekli gibi sürekli kıvırıp sardıktan sonra tamamen kapanmış ve içinde yumurtası olan yaprağı kesip zemine düşürür.





Diyetleri: Madagaskar Adası'da bulunan ve adlarını almış Zürafa Böceği Ağacı olarak bilinen bitkiyle beslenirler. Ayrıca uçabilirler, kırmızı sert kabuklarının altında kanatları olsa da ömürlerinin büyük bir kısmını bu bitki üzerinde geçirdikleri biliniyor ve bu bitkilerden fazla uzaklaşmadan uçtukları dikkat çekmekte.








B.C 
Kaynak:  https://www.strangeanimals.info/2014/03/Giraffe-Weevil.html                     

10 Nisan 2019 Çarşamba

                                   TOCO TOUCAN (DEV TUKAN )



Toucan'ların 37 türü bulunsa da aralarında en büyük olan türü bugün ele alıyorum. İlk göze çarpan tabi ki kocaman renkli gagaları değil mi ? 19 cm boyutlarında olduğu için gagaları sandığınız gibi ağır değildir. Öyle ki vücut uzunluklarının 3/1'ini gagaları oluşturur ve protein - kreatin yapılıdır. Siyah gövdeleri, beyaz boğazlarıyla diğer türlerden kolayca ayrılıp tanınmalarını sağlıyor. Hayvanat bahçelerinde görünüşlerinden dolayı ilgi çektikleri görülerek dünyaya yayılmışlardır.    
   

Davranışları: Son derece hassas ve sosyal olan bu kuşlar çoğu zaman bir arada toplanırlar. Bu gruplar altışarlı olmak üzere 2'şer çiftler veya aile grupları olarak görülmüştür. Birbirleriyle sanki bizlerin hararetli bir şekilde konuşması gibi yüksek ve gürültülü bir şekilde konuşurlar. Dev Toucan genel olarak uzun mesafe uçuşlar yapmaz, buna el verişli değillerdir. Kısa mesafe tercih ederler bunun nedeni ise kısa oval kanatlara hasip olmaları işaret edilebilir. Yiyecekleri için ağaçtan ağaca zıpladıkları veya yürüdükleri biliniyor.







Üreme: Tek eşli bir kuştur ve yılda sadece bir kez yavruları olurken üreme mevsimseldir genellikle ilkbahar ayında gerçekleşir. Ağaçkakanların açmış olduğu yüksek ağaç oyuklarını tercih ederler fakat yuvayı kendileri için restorasyona sokarlar. Yuva genişletilip anne ve baba tarafından oyulduktan sonra genellikle her yıl 2 - 5 arasında beyaz renkte yumurtaları olur. Kuluçka 16 - 20 gün sürer ardından yavrular tüysüz ve gagaları ufak bir şekilde doğar, gaga zaman içinde gelişimini tamamlar.



Habitatları:  Güney Amerika Yağmur Ormanları'nda ve Cerrado Savannah doğal evlerini kapsayan alanları oluştururken bugün dünyanın hemen hemen her yerinde, özellikle hayvanat bahçelerinde görülmesi mümkün. Bir başka acı gerçek ise doğal ortamlarından alınıp evcil hayvan olarak satılmalarıdır. Fakat türleri ormanlar yok olduğu düşünüldüğün de bile, zarar görmeyecek kadar çevreye çok çabuk adaptasyon sağladığı tahmin edilmektedir. Bugün de nesli en az tehlikede olanlar listesinde yer alıyorlar.







B.C

Kaynak: https://animalcorner.co.uk/animals/toco-toucan/

6 Nisan 2019 Cumartesi

                       KAHVERENGİ BOĞAZLI TEMBEL HAYVAN



Bu arkadaşa hemen hemen çoğumuz National Geographic belgesellerinden aşinayızdır. Yaklaşık olarak boyutları 45-60 cm uzunluğunda olmasıyla yetişkin kedi boyutlarında olurlar. Bununla birlikte 8-9 kilodur ve yuvarlak bir kafa, kısa burun, küçük kahverengi gözler, vücuda oranla uzun bacaklar ve kısa kuyruğa sahiplerdir. Bu türlerin ayak parmakları bulunmaz, parmaklar yerine 3 uzun kavisli pençeleriyle ağaçlara rahatlıkla tırmanabilir ve baş aşağı asılı durabilirler. İki pençeli bir türü de vardır. Kahverengi kürkleri ve kalkık ağızlarıyla her zaman bize gülümsüyormuş gibi görünüyorlar, sizce de öyle değil mi ? Tüylerinin içinde bir çok güve, çeşitli küçük parazitler bulunur hatta yeşil alglerden dolayı kahvrengi kürükleri yeşilmiş gibi gözükebilir.



 Davranışları: Adlarından da anlayacağımız gibi oldukça yavaş hareket eden arkadaşlarımız genellikle ağaçlarda yaşarlar, nadir olarak yere inerler bunun nedeni çoğunlukla tuvalet ihtiyacıdır. İyi yüzücülerdir fakat neredeyse yürüyemezler bu nedenle yere indiklerinde jaguarlar, kartallar ve etleri veya kaçak hayvan satıcıları için hedef haline getirir. Belkide yere az inmelerinin altına bu faktörlerde yatmaktadır. Ağır hareket ettiklerinden genelde ağaçların güneşlerinde vücutlarını ısıtırlar.










Diyetleri: Yavaş canlılar olduklarından metabolizmaları oldukça yavaş işler, mideleri 3 odacıklıdır bunun nedeni yedikleri yaprakların sindirimi ve içeriğindeki bileşenlerin zor hazmedilmesidir. Otçul oldukları için yedikleri yapraklar, çiçekler düşük enerji sağlar. Bazen yediklerini 1 ay boyunca  sindirmeye çalıştıkları söylenmektedir.










Habitatları: Orta ve Güney Amerika'da, Brezilya, Paraguay gibi tropikal alanlarda yaşamaktadır. Türlerinin büyük kısmı aslında Arjantin'de bulunurdu fakat 1916'dan sonra burada görülmediler, bazı türlerinde bu yıllarda tükendiği belirtiliyor. 







B.C